Akademik Veri Yönetim Sistemi
TURKISH ASSOCIATION OF ORAL AND MAXILLOFACIAL SURGERY 30th INTERNATIONAL SCIENTIFIC CONGRESS, Antalya, Türkiye, 17 - 21 Kasım 2023, ss.225
Giriş: Diş etlerinin iritasyonuna ve travmaya bağlı oluşan bening reaktif doku büyümeleridir. Nadir görülen reaktif, ekzofitik lezyonlardır. Mandibulada maksilladan daha sık görünmekle birlikte kadınlarda erkeklerden daha sık görünürler ve sıklıkla daimi birinci molarlara kadar anterior bölgede izlenir. İlişkili olduğu dişlerde mobilite, yer değiştirmelere, dişsiz bölgelerde ise alveolar krette rezorpsiyonlara neden olabilirler. Vaka: 61 yaşında diyabet tanılı hasta kliniğimize mandibula anteriorda kronlanmış dişleri arasında yedi aydır yavaş büyüyen ağrılı kitleyle başvurdu. Hastanın intraoral incelemesinde 42-32 nolu dişler bölgesinde kırmızı mor renkte yüzeyi eritemli saplı lezyon ve 42-32 nolu dişlerde mobilite tespit edildi. 42-32 numaralı dişler çekilerek kitle eksize edildi. Histolojik olarak periferik dev hücreli granülom tanısı konuldu. Sonuç: Ağız içi görünüme ve mukoza rengine bakıldığı zaman malignitelerle karışma ihtimaline karşı hızlı bir şekilde patolojik inceleme yapılmalıdır. İlerleyen vakalarda kemik destrüksiyonu ve diş mobilitesi kaçınılmazdır. Erken tespitinde konservatif şekilde tedavi edilebilir. Anahtar Kelimeler: Periferik dev hücreli granülom, rezeksiyon, tümör
Introduction: They are benign reactive tissue growths caused by gingival irritation and trauma. They are rare reactive, exophytic lesions. Although they are more common in the mandible than in the maxilla, they are more common in women than in men and are frequently observed in the anterior region up to the permanent first molars. They may cause mobility and displacement of the associated teeth and resorption of the alveolar crest in edentulous areas. Case Presentation:A 61-year-old diabetic patient presented to our clinic with a slow growing painful mass between the crowned teeth in the anterior mandible for seven months. In the intraoral examination of the patient, a red purple lesion with an erythematous surface and mobility of teeth 42-32 was detected in the region of teeth 42-32. Teeth number 42-32 were extracted and the mass was excised. Histologically, peripheral giant cell granuloma was diagnosed. Conclusion: When the intraoral appearance and mucosa color are observed, pathological examination should be performed rapidly in case of confusion with malignancies. In progressive cases, bone deformation and tooth mobilization are inevitable. It can be treated conservatively in early detection. Keywords: Peripheral giant cell granuloma, resection, tumor