Akademik Veri Yönetim Sistemi
II. ULUSLARARASI BATTALGAZİ MULTİDİSİPLİNER ÇALIŞMALAR KONGRESİ, Malatya, Türkiye, 15 - 17 Mart 2019, ss.885-895
22 Haziran 1941 tarihinde Nazi Almanyası, Sovyetler Birliği'ni işgale başlamıştı. Nazi Almanyası'nın Sovyetler Birliği'ne karşı giriştiği ani saldırı soncunda Alman orduları kısa süre içerisinde Sovyetler Birliği'nin Avrupa kıtasındaki topraklarının önemli bir bölümü işgal etmeyi başarmıştı. Sovyetler Birliği toprak kayıplarının yanında askeri olarak da büyük kayıplara maruz kalmıştı. Tüm bu süreç içerisinde Alman orduları Sovyetler Birliği'nin başkenti Moskova'nın banliyölerine kadar ilerlemeyi başarmış ve Sovyetler Birliği'nin varlığını tümüyle tehdit etmeye başlamıştı. Sovyet yönetimi hızla ülkesinin içlerine kadar ilerleyen Alman ordusunu durdurabilmek için genel seferberlik ilan ederek tüm Sovyet halkının savaşa katılmasını istemişti. Bu süreçte Sovyetler Birliği, Nazi Almanyası'na, özellikle de Alman askerlerine karşı yoğun bir olumsuz propaganda faaliyeti içerisine girişmişti. Sovyet propagandası, dönemin önde gelen kitle iletişim araçlarından biri olarak kullanılan posterlerinden Alman karşıtı algı inşasında etkili bir şekilde yararlanmıştı. Özellikle Sovyet propagandası Alman askerlerine karşı korku unsurunu kullanarak Sovyet halkını harekete geçirmeye çalışmıştı. Bu çalışmada İkinci Dünya Savaşı'nda kullanılan propaganda posterlerinde Alman askerlerinin duygusal çekicilikler içerisinde yer alan korku çekiciliği tekniği kullanılarak Sovyet halkına nasıl ve ne yönde sunulduğunun ortaya konulması amaçlanmıştır. Bunun için All World Wars sitesi tarafından belirlenen propaganda posterleri içerisinden amaçlı örneklem metodu kullanılarak seçilen beş propaganda posteri (Barbar, Süngü, Süpürge, Canavar, Katil) çalışmanın örneklemi olarak belirlenmiştir. Çalışmada belirlenen propaganda posterleri nitel araştırma yöntemleri içerisinde yer alan göstergebilimsel analiz yöntemi kullanılarak analiz edilmiştir. Propaganda posterleri Fransız Antropolog Claude Lévi-Strauss'un İkili Karşıtlıklar Modeli bağlamında göstergebilimsel açıdan ele alınmıştır. Elde edilen bulgular kapsamında, Alman askerlerinin Sovyetler Birliği'ne ölüm ve yıkım getiren katiller olarak sunulduğu, buna karşın Kızıl Ordu'nun ise ülkesini kurtaran kahramanlar olarak yansıtıldığı sonucuna ulaşılmıştır.
On June 22, 1941, Nazi Germany began occupation of the Soviet Union. As a result of the sudden attack of Nazi Germany against the Soviet Union, the German armies were able to occupy an important part of the Soviet Union's territory on the European continent. The Soviet Union suffered great losses as a result of military losses. In the entire process, the German armies managed to move forward to the suburbs of the Soviet Union's capital, Moscow, and began to completely threaten the existence of the Soviet Union. The Soviet government quickly called for the entire Soviet people to join the war, declaring general mobilization to stop the German army advancing into its country. In this process, the Soviet Union engaged in an intense negative propaganda against Nazi Germany, especially German soldiers. Soviet propaganda effectively used the posters as one of the leading mass media tools of the period in the construction of anti-German perception. In particular, Soviet propaganda tried to mobilize the Soviet people by using fear against German soldiers. In this study, it was aimed to show how and in what way the German soldiers were presented to the Soviet people by using the fear attractiveness technique in the emotional attraction in the propaganda posters used in the Second World War. For this purpose, five propaganda posters (Barbarian, Bayonet, Broom, Monster, Killer) were selected as a sample of the study. The propaganda posters determined in the study were analyzed by semiotic analysis method which in the qualitative research methods. Propaganda posters were discussed semiotics in the context of French Anthropologist Claude Lévi-Strauss's Binary Contrasts. In the light of the findings, it was concluded that the German soldiers were presented to the Soviet Union as killers who brought death and destruction, while the Red Army was reflected as the heroes who saved their country.