XIV. TONKKD Transplantasyon Kongresi, İskele, Kıbrıs (Kktc), 13 - 15 Ekim 2022, ss.119
Amaç: Bu çalışma, hepatosellüler karsinom (HCC) hastalarının COVID-19’a maruz kalma korkusu nedeniyle yaşadıkları depresyon, stres ve anksiyete düzeylerini etkileyen faktörleri belirlemeyi amaçlamaktadır.
Metod: Nakil dışı tedavi seçeneklerinden biri iel tedavi edilen veya donörü olmadığı için bekleme listesinde bulunan HCC’li 118 hasta çalışmaya dahil edildi. COVID-19 sürecinde stres, depresyon ve anksiyete düzeylerini değerlendirmek için 118 hastaya Depresyon Anksiyete Stres Ölçeği (DASS-21) ve Koronavirüs Anksiyete Ölçeği (CAS) yüz yüze görüşme yoluyla uygulandı. Sosyodemografik ve klinik özellikler kaydedildi ve birincil sonlanım noktası ölçüsü toplam DASS puanıydı. Ayrıca DASS-21 toplam puanlarının tahmin edilmesi için çok katmanlı algılayıcı (MLP) modeli oluşturuldu.
Bulgular: Cinsiyetler ve aşının koruyucu olduğunu düşünen ve düşünmeyen gruplar arasında DASS depresyon (p=0,010; p=0,030) DASS anksiyete (p=0,010; p=0,010) ve DASS toplam (p=0,046; p=0,023) puanları açısından anlamlı farklılıklar saptandı. Ayrıca CAS ölçeği için cinsiyetler arasında anlamlı farklılık tespit edildi (p=0,044). COVID-19 grubundaki DASS toplamının medyan puanı, COVID-19 olmayan gruptan daha yüksekti; ancak, artış önemli değildi. MLP modeli, kronik hastalık, cinsiyet, yaş, ikamet yeri, sigara içme, aşı türü ve COVID-19 maruziyetinin DASS toplamı için en önemli belirleyiciler olduğunu ortaya koydu.
Sonuç: Kronik hastalık, cinsiyet ve yaş, HCC hastalarında DASS-21 toplam puanını öngörmede öne çıkan faktörlerdi. Bu nedenle, HCC hastalarında depresyon, stres ve anksiyeteyi yönetmek için önemli faktörler klinik olarak değerlendirildi.