ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ SANAT DERGİSİ, sa.35, ss.19-31, 2020 (Hakemli Dergi)
ÖZET
Bu
çalışma; Empresyonizm, Kübizm, Sürrealizm ve Ekspresyonizmde resimsel anlamda tarz
olarak soyutlama evresine geçişi konu almıştır. Bu çalışma, nitel araştırma modeli tekniği kullanılarak
oluşturulmuştur. Yapılan çalışma ile bağlantılı kaynaklar taranarak konunun desteklenmesi
sağlanmıştır. Böylece araştırmanın yöntemi alan yazı taraması biçimindedir. Çalışmanın amacı, sanatçılar için en büyük
ilham kaynağı olan doğayı sanat eserlerine direkt olarak aktardıkları dönemden
eserlerinde soyutlama yaparak doğayı deforme ve stilize ettikleri dönemin
aşamalarını incelemek olmuştur. Bu geçiş evresi, Orta Çağ’ın sona ermesiyle ve Rönesans döneminin
başlangıcıyla birlikte olmuştur. Ardından Empresyonizm, Kübizm, Sürrealizm
ve Ekspresyonizm gibi akımların ortaya çıkması ile birlikte sanatçının resimsel ifade biçimi daha
çok bireyselleşmeye başlayarak özgün bir yorum kazanmıştır.
Bu
çalışma ile sanatçıyı, resimsel ifade biçimi olarak soyutlamaya iten gücün,
doğanın ötesinde sanatçının düşsel algısı olduğu düşüncesi ortaya konulmaya
çalışılmıştır. Ayrıca bu çalışmada soyutlamanın, doğa ile düş nesnesi
arasındaki farklılıkların görüntüye bürünmüş hali olduğu düşüncesi ve doğanın
gerçekliği ile sanatçının içsel gerçekliği arasındaki çatışmanın ürünü olduğu
yargısı öne sürülmektedir. Araştırmalar çerçevesinde ulaşılan sonuç, Empresyonist,
Kübist, Sürrealist ve Ekspresyonist sanatçıların sanat eseri üretirken dış
gerçekliği kendi iç gerçekliğine dönüştürdüğüdür. Buna bağlı olarak sanatçı,
zaman içerisinde doğanın kendisine sunduğu alışılmış ve sıradan görüntüden
uzaklaşarak doğadan aldığı ilham ile kendi düş dünyasında kurguladığı görüntüyü
sanat eserine yansıtma gayreti gütmektedir. Böylelikle eserlerine yansıttığı
dış dünyaya ait nesne oluşumlarını soyutlama yaparak yeniden anlamlandırmaya
çalışır.
Anahtar Kelime: Soyutlama, Resim Sanatı,
Sanatsal Tavır.
ABSTRACT
This
work; in pictorialism and style in Impressionism, Cubism, Surrealism and
Expressionism, the subject is the transition to abstraction. This study was
developed by using qualitative research model technique. Resources related to
the study were scanned to support the subject. Thus, the method of the research
is in the form of field text scanning. The aim of the study was to examine the
stages of the period in which they deformed and stylized nature by abstraction
in their works from the period in which they transferred nature directly to the
works of art, which is the greatest source of inspiration for the artists. This
transitional phase coincided with the end of the Middle Ages and the beginning
of the Renaissance. Then, with the emergence of movements such as
Impressionism, Cubism, Surrealism and Expressionism, the artist's artistic
expression became more individualized and gained an original interpretation.
With this
study, it is tried to put forward the idea that the power that pushes the
artist to abstract as a form of pictorial expression is the imaginary
perception of the artist beyond nature. In this study, it is argued that
abstraction is the product of the conflict between the reality of nature and
the artist's inner reality. The result of the research is that Impressionist,
Cubist, Surrealist and Expressionist artists transform the external reality
into their own inner reality while producing works of art. As a result of this,
the artist strives to reflect the image he has created in his dream world to
the work of art by getting away from the ordinary and ordinary image that
nature presents to him in time. In this way, he tries to re-interpret the
object formations of the outer world by abstraction.
Keywords: Abstraction, Painting Art, Artistic Attitude.