Treatment of Peri-Implantitis with Connective Tissue Wall Technique and Implantoplasty: A Case Report


Aral K., Gül G.

Türk Periodontoloji Derneği 52. Bilimsel Kongresi ve 30. Bilimsel Sempozyumu, İzmir, Turkey, 21 - 23 September 2023, vol.52, pp.394-395

  • Publication Type: Conference Paper / Summary Text
  • Volume: 52
  • City: İzmir
  • Country: Turkey
  • Page Numbers: pp.394-395
  • Inonu University Affiliated: Yes

Abstract

Treatment of Peri-Implantitis with Connective Tissue Wall Technique and Implantoplasty: A Case Report

Aim: The rising prevalence of dental implants has increased the occurrence of peri-implant diseases, such as peri-implantitis, characterized by inflammation, increased probing depth, bleeding, and bone loss around implants. This case report presents a 1.5-year follow-up of a patient diagnosed with periimplantitis around implants that placed five years ago at an external center. The patient received treatment involving implantoplasty and the connective tissue wall technique. Case Presentation: A 64- year-old male with no systemic disesase and a non-smoker complained of pain and bleeding during chewing around implants. Clinical examination revealed gingival swelling, probing depth ≥8 mm, and bleeding and suppuration in the peri-implant area. Radiographs indicated approximately 30% bone loss around the implants. Oral hygiene instructions were provided since the patient did not use interdental aids. Implant-supported crowns were removed, healing abutments were placed, and Phase-1 periodontal treatment was performed. The affected sites were irrigated with 0.2% chlorhexidine solution. As pathological pockets persisted after 6 weeks Phase-2 treatment was initated. A fullthickness flap was elevated. Plastic curettes were used for debridement in areas with regeneration potential. Implantoplasty was performed using different-grit burs to address defects near the neck area, followed by polishing with rubber burs. Decontamination was achieved with 2 minutes of 3% hydrogen peroxide. Autogenous grafts were placed around areas with regenerative capacity, and palatal connective tissue was fixed within the buccal flap with 5/0 PGA sutures. Sutures were removed after 10 days. At the 3-month recall visit, implant-supported crowns were reconstructed using the CAD/CAM method. Follow-up examinations were conducted at 6 months and 1.5 years. Results: The 6-month control revealed no pathological peri-implant sulcus depth. The 1.5-year follow-up showed sustained peri-implant tissue health, supported by radiological and intraoral examinations. Connective tissue grafting combined with implantoplasty appears to be an effective approach for treating periimplantitis in defects without regenerative capacity.

 Periimplantitisin Bağ Dokusu Duvarı Tekniği ve İmplantoplasti ile Tedavisi: Bir Olgu Sunumu

Amaç Dental implantların yaygınlaşması ile birlikte peri-implanter hastalıkların görülme olasılığı artmıştır. Peri-implantitis, artmış sondalama derinliği, kanama ve/veya süpürasyon varlığıyla ve implant etrafındaki kemiğin kaybı ile karakterize inflamatuar bir hastalıktır. Bu vaka raporunun amacı, 5 yıl önce dış merkezde yerleştirilen implantlar etrafında periimplantitis saptanan hastanın implantoplasti ve bağ dokusu duvarı ile tedavisi sonrası 1.5 yıllık takibini rapor etmektedir. Olgu sunumu Sistemik olarak sağlıklı ve sigara kullanmayan 64 yaşındaki erkek hasta kliniğimize periimplant bölgede çiğneme esnasında ağrı ve kanama şikayetiyle başvurdu. Klinik muayenede periimplant bölgede yumuşak dokuda ödem, ≥8 mm sondlama derinliği ile birlikte kanama ve süpurasyon varlığı gözlemlendi. Radyografik incelemede ise implantlar etrafında yaklaşık %30 kemik kaybı gözlemlendi. İnterdental yardımcı araç kullanmayan hastaya oral hijyen motivasyonu verildi. İnterproksimal temizliğe izin vermeyen implant üstü kronlar uzaklaştırıldı. İyileşme başlıkları yerleştirildi ve Faz-1 periodontal tedavi uygulandı. İlgili bölgeler %0.2’lik CHX ile irrige edildi. 6.hafta kontrolünde patolojik ceplerin varlığının devamı üzerine Faz-2 tedaviye geçildi. Tam kalınlık flep kaldırılmasını takiben plastik küretler yardımıyla rejenerasyon görülebilecek yivlerin etrafı temizlendi. Horizontal defekte sahip boyun bölgesine yakın yivlere ise farklı grenlere sahip frezlerle implantoplasti yapıldı ve lastik frezler ile cilalandı. Dekontaminasyon amaçlı %3’lük hidrojen peroksit spanç yardımıyla bölgeye 2 dakika boyunca uygulandı. Rejenerasyon kapasitesi olan yivler etrafına otojen greft uygulandıktan sonra palatinal bölgeden elde edilen bağ dokusu bukkal flep içerisine sabitlendi ve flep 5/0 PGA sütur ile kapatıldı. Postoperatif 10.günde süturlar alındı. 3. Ay sonunda hastanın implant üstü kronları CAD/CAM yöntemiyle rekonstrükte edildi. 6.ay ve 1.5 yılda hastanın kontrol muayenesi gerçekleştirildi. Sonuç Post-operatif 6. Ay kontrolünde bölgede patolojik periimplanter sulkus derinliği saptanmamıştır. 1.5 yıllık takipte de sağlığın korunduğu hem radyolojik hem de intraoral muayene de saptanmıştır. Bağ dokusu ile birlikte implantoplasti rejenerasyon kapasitesi olmayan defektlerde peri-implantitis tedavisinde etkili olabilir.