Türk Hukukunda Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnameleriyle Kamu Görevinden İhraç Edilen Kamu Personelinin Aklanma Sonrasında Göreve İadesi Sorunu


TAHTALI M. B.

4. ADLİ BİLİMLER VE HUKUK KONGRESİ, Malatya, Turkey, 3 - 04 May 2019, vol.1, pp.11

  • Publication Type: Conference Paper / Summary Text
  • Volume: 1
  • City: Malatya
  • Country: Turkey
  • Page Numbers: pp.11
  • Inonu University Affiliated: Yes

Abstract

Following the treacherous coup attempt which took place in our country on 15 July 2016 and aimed to destroy the constitutional order of the state, for the restoration of deteriorated public order, the State of Emergency was declared on the date of 20 July 2016. After declared of the State Of Emergancy multidude government officer were strucked off by the executie order by reason of to be member of or bear on the terrorist organisation called FETÖ.

It is undeniable reality that the claim of member of terrorist organisation futhermore stucked off by a fine to the public employment for administrative law, it is appeal to criminal law as well. However, the state of non-prosecution decision at the end of the criminal investigation or to hand out a desicion on verdict of acquittal at the and of judgement, the administartive decision is also effect by the new stuation and the processing of strucked off is became unmeritorious. In this case, becouse of it’s clear that the government officer is discharged, there is no disability for restitution to function of government officer. But in practice, many of public officer is given negative answer to claim of restitution by the administrative eventhough they acquittal at the end of the criminal procedure process.

The problem in practice, needy to analyzed in terms of administartive law principles and rules.

Keywords: Administrative Law, Administrative Discretion, Executive Order, Strucked Of The Public Employment, Memberhsip of Terrorist Organisation. 

15 Temmuz 2016 tarihinde ülkemizde gerçekleşen ve devletin Anayasal düzenini yıkma amacını taşıyan hain darbe girişimi sonrasında bozulan kamu düzeninin yeniden tesis edilmesi amacıyla 20 Temmuz 2016 tarihinde Olağanüstü Hal (OHAL) ilan edilmiştir. Olağanüstü halin ilanının ardından, OHAL Kanun Hükmünde Kararnameleri vasıtasıyla birçok kamu personeli, darbe girişiminin müsebbibi olan Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi oldukları veya FETÖ ile iltisaklı bulundukları gerekçesiyle kamu görevinden ihraç edilmiştir.

Örgüt üyeliği iddiasının idare hukuku boyutu kamu görevinden ihraç edilme yaptırımı olmakla beraber, ceza hukukunu ilgilendirdiği de yadsınmaz bir gerçektir.  Ancak ilgili kamu personeli hakkında başlatılan ceza soruşturmasının sonucunda takipsizlik kararı verilmesi veya soruşturma evresinden sonra hazırlanan iddianamenin sonrasında başlatılan ceza yargılamasında suçun işlenmediğinin sabit görülmesi nedeniyle beraat kararı verilmesi hallerinde, alınan idari karar da yeni durumdan etkilenmekte ve bir idari yaptırım olan kamu görevinden ihraç işlemi dayanaksız kalmaktadır. Bu durumda kamu görevlisinin aklandığı sabit olduğundan görevine iadesiyle ilgili bir engel bulunmamaktadır. Ancak uygulamada birçok kamu personeli ceza muhakemesi süreci sonucunda aklanmasına rağmen görevlerine iadelerine idarelerce olumsuz yanıt verilmektedir.

Uygulamadaki bu sorun, idare hukuku ilkeleri ve kuralları bakımından incelenmeye muhtaçtır.

Anahtar Kelimeler: İdare Hukuku, İdarenin Takdir Yetkisi, Kanun Hükmünde Kararname, Kamu Görevinden İhraç, Terör Örgütü Üyeliği