Maksiller İlerletme ile İskeletsel Sinif III Hastasinin Ortognatik Cerrahi Tedavisi: Olgu SunumuLiteratür Derlemesi


Creative Commons License

Üstündağ İ., Çetiner Y., Yardımcı E.

TURKISH ASSOCIATION OF ORAL AND MAXILLOFACIAL SURGERY, Muğla, Türkiye, 9 - 13 Ekim 2024, ss.206-207, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Muğla
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.206-207
  • İnönü Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Giriş: İskeletsel sınıf III malokluzyonu mandibulanın fazla büyümesi ve/veya maksillanın daha az büyümesi ile ilişkilidir. Erken dönemde ortodontik apareler ile tedavi edilen bu vakalar erişkin döneme kadar tedavi edilmediğinde ortognatik cerrahi kaçınılmazdır. Bu vakada iskeletsel sınıf III malokluzyonuna sahip erişkin hastanın ortognatik cerrahisi sunulmuştur. Vaka: 28 yaşında sistemik olarak sağlıklı kadın hasta kliniğimize alt çenesinin büyük olmasına bağlı estetik şikayeti ile başvurdu. Yapılan klinik muayenede; hastanın iç bükey profile sahip olduğu, okluzyonun sınıf III kanin ve molar ilişkide olduğu ve mandibular prognatizm görüldü. Hastaya ortodonti kliniğinde sabit ortodontik tedavi ile ameliyata hazır hala getirildi. Le Fort 1 osteotomisi ile maksilla mobilize hale getirildi. 2 mm gömme, 6.5 mm ilerletme yapılarak mini plaklar ile fikse edildi. İnferior alveolar sinirin devamlılığı bozulmadan mandibulaya sagital split ramus osteotomisi yapıldı. 1.5 mm ilerletme yapılarak miniplaklar ile fikse edildi. Herhangi bir komplikasyonla karşılaşılmadı. Sonuç: Fonksiyon ve oklüzyonun düzeltilmesi ve temporomandibular eklem mekaniği ortognatik cerrahi uygulamalarinda başarı için temel kavramlardır. Cerrah ile ortodontistin uyumlu olması ve hastanın da bu ekip çalışmasına dahil olması ameliyat sonrası beklentileri daha makul kılmaktadir.

 

Introduction: : Skeletal Class III malocclusion is associated with excessive growth of the mandible and/or insufficient growth of the maxilla. In cases treated with orthodontic appliances at an early stage, if not addressed by adulthood, orthognathic surgery becomes inevitable. This paper presents the orthognathic surgery of an adult patient with skeletal Class III malocclusion.

Case Presentation: A 28-years-old systemically healthy female patient presented to our clinic with aesthetic complaints due to the enlargement of her lower jaw. Clinical examination revealed an inward-profiled patient with Class III canine and molar relationships and mandibular prognathism. The patient underwent fixed orthodontic treatment in the orthodontic clinic and was prepared for surgery. Le Fort I osteotomy was performed to mobilize the maxilla, with 2 mm impaction and 6.5 mm advancement fixed with mini plates. A sagittal split ramus osteotomy was performed on the mandible, preserving the continuity of the inferior alveolar nerve, with 1.5 mm advancement fixed with mini plates. No complications were encountered.

Conclusion: Improving function and occlusion, as well as the mechanics of the temporomandibular joint, are fundamental concepts for success in orthognathic surgical applications. Coordination between the surgeon and orthodontist, along with the patient’s active involvement in the team effort, can make postoperative expectations more realistic.

 

Keywords: Skeletal Class III malocclusion, Maxillary Inferior Repositioning, orthognathic surgery