İnönü Üniversitesi Kültür ve Sanat Dergisi, cilt.9, sa.1, ss.156-162, 2023 (Hakemli Dergi)
Klâsik Türk mûsikîsi
oluştuğu ve icra edildiği coğrafya itibarıyla pek çok etkileşime maruz kalarak
değişmiş, gelişmiş ve belirli dönemlerden geçmiştir. Bu dönemleri birbirinden
ayıran en önemli özellik formlardır. Bu formlar icra edildikleri dönemin,
sosyo-kültürel özelliklerine, mûsikî anlayışına, icra yöntemlerine, icrada
kullanılan çalgılara, üslûp ve tavra göre farklılıklar göstermektedir.
Çalışmanın amacı Klâsik Türk Mûsikîsinin sözlü beste formlarından olan şarkı
formunun 17-20. Yüzyıllar arasında geçirmiş olduğu değişim ve dönüşüm sürecini
incelemektir. Araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden tarihsel araştırma
deseni kullanılmış olup konuyla ilgili bilgiler dergi, kitap, makale ve
tezlerden tarama (survey) yöntemiyle toplanmıştır. Çalışma şarkı formunun ilk
örneklerinin görülmeye başlandığı on yedinci yüzyıl ile Türk mûsikîsinde en çok
bestelendiği dönem olan yirminci yüzyıl arasındaki süreç ile
sınırlandırılmıştır. Araştırmanın sonucunda Şarkı formunun on sekizinci
yüzyılda klâsik anlayışa uygun olarak büyük usullerle bestelendiği, on
dokuzuncu yüzyıldan itibaren ise on zamanlıya kadar olan küçük usullerle
bestelendiği görülmüş, formun Hacı Arif Bey ile birlikte bir sistematiğe
oturtularak belirli kurallar çerçevesinde oluşturulduğu tespit edilmiştir.