SİGORTA KURULUŞUNA ZORUNLU BAŞVURUNUN ZORUNLU ARABULUCULUĞA ETKİSİ


KARTAL B.

İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, cilt.16, sa.1, ss.276-297, 2025 (Hakemli Dergi) identifier

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 16 Sayı: 1
  • Basım Tarihi: 2025
  • Doi Numarası: 10.21492/inuhfd.1651830
  • Dergi Adı: İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
  • Derginin Tarandığı İndeksler: EBSCO Legal Collection, EBSCO Legal Source, HeinOnline-Law Journal Library, vLex, Directory of Open Access Journals, TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.276-297
  • İnönü Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97’nci maddesi uyarınca dava açılmadan önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunulması gerekir. Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A-18 hükmüne göre ise, özel kanunlarda tahkim veya bir alternatif uyuşmazlık çözüm yoluna başvurunun zorunlu olduğu hallerde dava şartı arabuluculuğa ilişkin hükümler uygulanmaz. Benzer şekilde taraflar arasında bir tahkim sözleşmesi var ise dava şartı arabuluculuk söz konusu olmaz. Bu halde sigorta tahkim komisyonu nezdinde görülecek tahkim davalarında dava şartı arabuluculuğun söz konusu olmadığı açıkça anlaşılsa da devlet yargısında görülecek söz konusu sigorta davalarında dava şartı arabuluculuğa ilişkin hükümlerin uygulanıp uygulanmayacağı tartışmalıdır. Bu bağlamda 2918 sayılı Kanun ile öngörülen zorunlu başvurunun alternatif bir uyuşmazlık çözüm yolu olup olmadığı değerlendirilmelidir. Yargıtay 4. HD. E. 2022/2615 K. 2024/7426 T. 09.09.2024 tarihli kararında sigortaya zorunlu başvurunun bir alternatif uyuşmazlık çözüm yolu olduğu ve bu halde dava şartı arabuluculuk giderlerinin arabuluculuğa başvuran tarafa yükletilmesi gerektiğine karar vermiştir. Bu çalışmada sigortaya başvurunun alternatif uyuşmazlık çözüm yolu olup olmadığı incelenerek dava şartı arabuluculuğa etkisi ve dava şartı arabuluculuğa başvurunun sigortaya zorunlu başvuru şartını ortadan kaldırıp kaldırmayacağı üzerine değerlendirmeler yer almaktadır.
According to Article 97 of the Highway Traffic Law (No. 2918), a written application must be made to the relevant insurance institution before filing a lawsuit. According to the provision of Article 18/A-18 of the Law on Mediation in Legal Disputes, in cases where it is mandatory to resort to arbitration or an alternative dispute resolution method in special laws, the provisions regarding mandatory mediation shall not apply. Similarly, if there is an arbitration agreement between the parties, mandatory mediation is not an issue. In this case, although it is clearly understood that mandatory mediation is not an issue in arbitration cases to be heard before the insurance arbitration commission, it is controversial whether the provisions regarding mandatory mediation will be applied in the insurance cases to be heard by the state courts. In this context, it should be evaluated whether the compulsory application stipulated by Law No. 2918 is an alternative dispute resolution method. The Court of Appeals, in its decision dated 4. HD. E. 2022/2615 K. 2024/7426 T. 09.09.2024, ruled that compulsory application to insurance is an alternative dispute resolution method and that in this case, the mediation expenses of the mandatory mediation should be charged to the party applying to mediation. This study examines whether applying to insurance is an alternative dispute resolution method, evaluates the effect of the compulsory mediation, and whether applying to compulsory mediation will eliminate the requirement of mandatory application to insurance.