Akademik Veri Yönetim Sistemi
XXII. Ulusal Cerrahi Kongresi, Antalya, Türkiye, 23 - 27 Mart 2022, ss.1
Giriş
Tüm gastrointestinal tümörlerin yaklaşık olarak %2’sini oluşturan Gastroenteropankreatik nöroendokrin
tümörler (NET) yaygın olmayan tümörlerdir. Bu tümörlerin davranışları değişken olmakla birlikte çoğu
zaman agresif olmayan biyolojik davranışlar göstermektedirler. Klasik olarak ayırt edici hormonal
sendromlarla sonuçlanan peptitleri salgılama yetenekleri vardır. Bu çalışmada polikistik karaciğer hastalığı
şeklinde prezente olan ve posttransplant histopatolojik değerlendirmede metastatik NET olduğu insidental
olarak tespit edilen bir olguyu sunmayı amaçladık.
Olgu
Dokuz ay önce başlayan karın ağrısı ve distansiyon şikayetleri sebebeiyle başka bir merkeze başvuran ve
yapılan tetkiklerde polikisitk karaciğer hastalığı tanısı konulan 57 yaşında erkek hasta ileri tetkik ve tedavi
amacıyla merkezimize refere edildi. Hasta iştahsızlık ile birlikte son altı ayda 15 kilo kaybettiğini belirtti.
Yapılan biyokimyasal kan tetkiklerinde albumin: 2.7 gr/dL (0-0), total bilirubin: 0.48 mg/dL (0-1.2), GGT: 452
IU/L (0-64, ALP:342 IU/L (0-150), αFP: 1.5 ng/mL (0-5) ve CA 19-9: 46 U/ml (0-0) olarak ölçüldü. Hastanın
karaciğer hastalığı gözönünde bulundurularak MELD skoru (skor: 7) ve Child-Pugh puanları (7-B)
hesaplandı. Merkezimizde çekilen dinamik multidedektörlü bilgisayarlı tomografide karaciğerin her iki
lobunda büyüğü 9 cm olan multiple multiple kistik lezyonlar tespit edildi(Resim-1). Ayrıca pankreas
kuyruğunda karaciğerdeki kistik yapılara benzer bir lezyon saptandı. Dinamik karacicğer magnetik rezonans
görüntülemesindede benzer görüntüler tespit edildi(Resim-2) ve radyolog lezyonların gelişimsel karaciğer
kistleri olabileceğini belirtti. Yukarıdaki bilgiler ışığında hastaya sol lob canlı vericili karaciğer nakli yapıldı.
Çıkarılan karaciğer eksplantının boyutları 33x23x14 cm iken ağırlığı 4421 gram olarak ölçüldü(Resim-3).
Postoperatif komplikasyon gelişmeyen hastaya merkezimizin immünsüpresif tedavi protokolü uygulanarak
taburcu edildi. Eksplant patolojisi karaciğerde çapları 2 mm ile 70 mm arasında değişen elliden fazla multipl
NET metastazı [grade (II), Ki67 (15-20%), Sinaptofizin (+), Kromogranin-A (+), NSE (zayıf +), CD56 (zayıf
+), CDX2 (-)] şeklinde rapor edildi. Metastatik pankreatik NET sebebiyle medikal onkoloji tarafından
hastanın aldığı standart immünsüpresif tedaviye ek olarak everolimus (10mg/gün) tedavisi başlandı.
Postoperatif radyolojik değerlendirmelerde pankreas kuyruğundaki 3 cm’lik lezyonun boyutunda artış
olmadığı görüldü(Resim-4).
Sonuç
Klinik semptomları olmayan NET primer tümörlerinin cerrahi rezeksiyon yapılıp yapılmaması tartışmalı bir
konudur. Bu vakada olduğu gibi hepatik metastazik NET’ler unrezektabl olması sebebiyle ortotopik
karaciğer nakli (OLT) seçeneklerden biridir fakat metastatik gastrointestinal ve pankreatik NET'leri olan
hastalar için faydalarını değerlendirmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
Keywords: transplantasyon, karaciğer, nöroendokrin tümör,polikistik karaciğer